Sümer Destanları – Gılgamış, Enkidu ve Ölüler Diyarı
Bu destanda Gılgamış sırasıyla soylu bir şövalye, zalim bir kabadayı, çaresizlik içinde sızlanan biri, vefalı bir bey ve ölüler diyarındaki hayat hakkında bilgi edinmek üzere çırpınan bir ölümlü olarak anlatılır. Enkidu ise efendisinin uyarılarına kulak asmadığından hayatını kaybeden bir dosttur. Destanın ilk bölümünde yaratılış olayları anlatılır. İkinci bölümde Enki ile korkunç bir canavara dönüşen ölüler diyarı arasındaki mücadele anlatılır. Bu savaş gökle yerin birbirinden ayrılmasından ve tanrıça Ereşkigalin zorla yeraltı dünyasına kaçırılmasından hemen sonra başlar. Destanda savaşın sonucu anlatılmayıp, Gılgamış’ın yeni bir macerası başlar. Fırat ırmağı kenarında büyüyen bir huluppu ağacı kuvvetli bir lodosun esmesiyle sökülmüş ve uzaklara sürüklenmiştir. Ağaç burada tanrıça İnanna tarafından görülür ve onu alarak Uruk şehrindeki bahçesine getirip diker. Aradan yıllar geçmesine rağmen ağaç büyür, fakat gövdesinde dal bitmediğinden çıplak kalır. Çünkü bu ağacın dibinde yılan yuvasını kurmuş, tepesine korkunç imdugud-kuşu yavrusunu yerleştirmiştir. Bu yüzden İnanna acı acı gözyaşı döker.Güneş tanrısı olan Utu krallar diyarından çıktığında İnanna ona huluppu ağacının başına gelenleri anlatır, fakat Utu kız kardeşine yardım etmez. Bunun üzerine İnanna diğer kardeşi Gılgamışa başvurur.Gılgamış zırhını kuşanır, eline baltasını alarak yılanı öldürür.Bunu gören İmdugud kuşu yavrusunu alıp uzaklaşır. Gılgamış ve ona yardım eden Uruk’un gençleri ağacı keserek taht ve araba yapması için İnanna’ya verirler. İnanna ise ağacın dibinden bir davul ve tepesinden bir davul tokmağı yaparak bunları Gılgamış’a armağan eder. Gılgamış bu aletleri Uruk’un gençlerini savaşa götürmek için, onların eşlerini dul bırakmak için kullanır. Dul kadınların ağlamaları yüzünden bu davul ve tokmağı yeraltı dünyasına düşer. Gılgamış bunları kurtarmaya çalışsa da başarılı olamaz. Gılgamış’ın ulağı olan Enkidu yeraltı dünyasına inerek davul ve tokmağını getirmek için çalışır. Ancak Enkidu başarılı olamaz ve yeryüzüne de çıkamaz. Gılgamış bunun üzerine hemen Nippura gider ve Enlil’e olanları anlatır. Fakat Enlil yardım etmeyi reddeder. Gılgamış bu defa Eridu’ya giderek Enki’den yardım ister. Enki ona yardım edeceğini söyleyip, güneş tanrısı Utu’yu görevlendirir. O’da Enkidu’nun ruhunun yeraltından yeryüzüne çıkabileceği bir delik açar. Böylece Enkidu’nun ruhuyla buluşan Gılgamış ona yeraltında neler gördüğünü sormaya başlar.
Comments